Özel Denizli Tekden Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Şerife Akalın, okulların açılmasıyla birlikte öğrencilerin ve öğretmenlerin alması gereken tedbirlerden bahsederek; “Maskeler sadece sıvı alımında ya da beslenme sırasında çıkartılmalıdır” dedi.
Pandeminin etkisiyle yaklaşık 1,5 yıldır okullarından uzak kalan öğrenciler, yeniden okullarında yüz yüze eğitime başladı. Okullarda alınan önlemler yeterli düzeyde olsa da; öğrenciler ve öğretmenlerin alması gereken önlemler de önem arz eden konulardan birisi haline geldi.
Alınacak önlemler kapsamında bilgilendirmelerde bulunan Özel Denizli Tekden Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Şerife Akalın “Çocukların okulda da evde olduğu gibi ellerini sık sık su ve sabunla yıkamaları sağlanmalı. Ancak bunu yaparken çocukların aşırı korkuya kapılmalarına sebep olunmaması için uygun dille nedeni anlatılmalı. Okulların açılma dönemi olan sonbahar mevsimi ve takip eden kış ayları grip dahil çeşitli solunum yolu enfeksiyonlarının sıklığını arttırmaktadır. Enfeksiyon hastalıkları, virüs ve bakteri olarak tanımladığımız mikroorganizmalarla meydana geliyor. Solunum yolu enfeksiyonuna yol açan mikroorganizmalar soluduğumuz hava, ellerimizle temasta bulunduğumuz çevremizdeki her türlü yüzey ve özellikle de hasta olan başka kişilerle yakın temas sonucu bize bulaşıyor. Hasta kişilerle aramıza fiziksel mesafe koymakla, hastalık etkenlerinin yoğun bulunduğu alanları temizlemekle ve vücudumuzun giriş yerlerinden olan ağız ve burnumuzu kapatmak için maske takmakla hastalık yapan mikroorganizmaların bize ulaşmalarını önlemiş oluruz. Maske; burun, ağız ve çeneyi tamamen kapatacak, kenarlardan hava geçişine izin vermeyecek şekilde takılır. Belirtmekte fayda var ki kısa süreliğine de olsa kesinlikle başkasının kullandığı maske takılmamalı, ıslanınca ve kirlenince değiştirilmelidir” dedi.
Gerek öğrenciler, gerekse öğretmenler ve okul çalışanları arasında fiziksel mesafeye dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Şerife Akalın, “Çocukların okulda da evde olduğu gibi ellerini sık sık su ve sabunla yıkamaları sağlanmalı. Ancak bunu yaparken çocukların aşırı korkuya kapılmalarına sebep olunmaması için uygun dille nedeni anlatılmalı. Sabun ve su hemen bulunamıyorsa, en az yüzde 60 alkol içeren alkol içerikli bir el dezenfektanı kullanarak eller temizlenmeli. Alkol içeren dezenfektanlar kontrollü alanlarda olmalı. Eller gözle görülür derecede kirliyse çocuklara ellerini öncelikle sabun ve suyla yıkamaları öğretilmelidir. Sık dokunulan yüzeyler temizlenmeli. Öksürük ve hapşırık gibi kontrol dışı ve refleks hareketler sırasında çocukların ağız ve burunlarını tek kullanımlık kağıt mendille örtmeleri hatırlatılmalı. Mendil yoksa dirseğin iç kısmı kullanılmalıdır. Kalabalık ve toplu bulunulan alanlarda maske takmalarına dikkat edilmeli. Kalem, silgi, kitap gibi okul malzemeleri her çocuğun kendine ait olmalı, olabildiğince paylaşımdan kaçınılmalı ve ortak kullanımı azaltılmalı. Sınıflar sık sık havalandırılmalı. Gerek çocuklar gerekse öğretmenler ve okul çalışanları arasında fiziksel mesafeye uyulmalı, bireyler arası temas azaltılmalı, mümkün olduğunca gruplar halinde, kalabalık ve kapalı ortamlarda olunmamalı, toplu bulunulması gereken durumlarda maske takılmalı. Kişilerin birbirleriyle arasında en az iki metre mesafe olmalıdır” diye konuştu.
“Maskeler sadece sıvı alımında ya da beslenme sırasında çıkartılmalıdır”
Özel Denizli Tekden Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Şerife Akalın, özellikle maske kullanımına vurgu yaparak şu uyarılarda bulundu:
“Okul içerisinde, ortak alanlarda, sınıflarda, öğretmen odalarında maske atık kutularının bulundurulması ve günlük olarak boşaltılmaları sağlanmalıdır. Beslenme saatlerinin okulun fiziki kapasitesi göz önüne alınarak mümkün oldukça farklı zamanlara yayılması için zaman aralıkları farklılaştırılmalı ve sınıf dışında mümkünse açık alanda, mümkün değilse okulun geniş ve tavan yüksekliği fazla olan havalandırılabilir açık alanlarında yapmaları sağlanmalıdır. Maskeler, sadece sıvı alımı veya beslenme sırasında çıkartılmalıdır”
Çocuklar okuldan döndükten sonra eve girince neler yapılmalı?
Velilere çocukları okuldan döndükten yapmaları gerekenler konusunda tavsiyelerde bulunan Doç. Dr. Şerife Akalın, “Okul kıyafetleri gözle görülür kirlenme varsa yıkanmalı, bunun dışında okul dönüşlerinde okul kıyafeti evin iyi havalanan bir bölümüne konmalı. Okul çantası, kalem kutusu gibi eşyalarda gözle görülür kirlenme durumunda malzemenin uygunluğuna göre yıkanmalı ya da su ve sabunla silinerek kuruması sağlanmalı. Dayanıklı yüzeyleri olan eşyalar sık sık antiseptikle temizlenebilir. Son olarak vurgulamak gerekir ki özellikle yüksek ateş, boğaz ağrısı, koku veya tat alamama, burun akıntısı, öksürük, halsizlik, kırgınlık, ishal gibi yakınmaları olan çocuklar aileleriyle beraber en yakın sağlık kuruluşuna başvurmalı ve okula bu konuda bilgi verilmelidir” şeklinde konuştu.
“Hastalığın yaşı geriledi, aşısız gebeler risk altında”